Çevrenizde büyük ihtimalle İngilizce ya da diğer bir yabancı dilde yıllardır o dil üstüne eğitim almalarına karşın halen o dilde kendini sözel olarak ifade edemeyen pek çok şahıs vardır. Okullarımızda dil dersleri bundan sonra ilköğretim 2. sınıftan itibaren verilmekte ve üniversite 2. sınıfa kadar devam etmekte. Bu vakit zarfında pek çok ders kitabı ve kaynak kitap kullanılarak nerdeyse bütün asli dil bilgi kapasitesi verilmekte ve o dilde aşağı yukarı 1500 sözcük öğretilmektedir. Hatta akademik çalışma yapan pek çok insan bu dilde makaleler okuyup yazmakta ve bilimsel çalışmalarını yürütmektedir. Fakat toplumun geneline baktığımız vakit üniversite mezunu olup akademik çalışma yapmış çoğu insanın bile İngilizce konuşma konusu ile ilgili kendilerine güvenemediklerini görmekteyiz. Bu hal kimi şahıslarda resmen fobi derecesinde kendini göstermekte ve şahısde bu dili konuşamamaktan ötürü mahcubiyet ve yetersizlik hissine yol açmakta ve bundan ötürü öz güvenlerini sarsmaktadır.
Bu bozukluğun asliine indiğimizde şu asli faktörleri görmekteyiz.
-Türk eğitim sisteminde işlenen dil derslerinin dil bilgi kapasitesi esaslı olması ve konuşma ve yazmaya ehemmiyet verilmemesi
-Konuşma ve yazmanın geri bildirim gerektirmesi ve öğretmenlerin farklı sebeplerden buna vakit ayıramaması ya da ayırmak istememesi
-Öğrencilerin konuşma halinde hata yaparak arkadaşlarının ya da öğretmenlerinin gözünde ufak düşmekten kaçınma düşüncesi
-Konuşma ve yazmanın sınavlarda test edilmemesi
-Dil öğrenmede konuşma ve yazmanın ehemmiyetinin bilinmemesi
-Yurt dışında tespit edilen öğrencilerin adedinin düşük olması, vb.
Yukarıda verdiğim nedenleri şahıs olarak ortadan kaldırmamız olası görülmeyebilir fakat yapabileceğiniz çok şey var.
-KONUŞMAYA BAŞLAYIN. Unutmayın ki bahsetmek amacıyla dilinizin gelişmesini bekliyorsanız bu beklentiniz katiyen gerçekleşmeyebilir.
-Konuşurken hata gerçekleştirmekten çekinmeyin. Unutmayın ki hata yapmanız o dili öğrenmekte olduğunuzu gösterir.
-Konuşurken kafanızdaki fikirleri İngilizce'ye çevirmeye çalışmayın. Konuya karar verdikten sonra dilediğiniz gibi konuşun. Gramer merkezli değil MESAJ ODAKLI OLUN.
Tabii ki geniş bir sözcük dağarcığı ve iyi dil bilgi kapasitesi hakimiyetiyle bahsetmek hepimizin hayali. Bunun amacıyla kuşkusuz özel çaba gösterip şunları yapmanızda yarar var.
-Öğrenmek dilediğiniz yabancı dilde kolaylaştırılmış öykü kitapları okumakla başlayın ve aşamalı bir şekilde daha zorlaştırılmış metinler okumaya başlayın. Unutmayın ki rahat konuşabilmeniz amacıyla öncelikli olarak sözcük dağarcığınızı geliştirip günlük kullanabileceğiniz ifadeleri öğrenmeniz gerekiyor.
-Yabancı dizi ve filmleri izlemek hem sözcük öğrenmenize yardım eder hem de telaffuzunuzu geliştirmenizi sağlar. Film izlerken olasıysa hem alt makale hem de seslendirmeyi İngilizce yapın ve ikinci defa aynı filmi izlerken alt makalesız izlemeye çalışın. Film ve diziler günlük hayatta kullanabileceğiniz pek çok sözcük ve kalıp (collocation) içerdiğinden konuşmanıza katkıda yer alır .
-Kelime defteri (vocabulary journal) tutun. Bu sözcük defterinde sözcük kökü, İngilizce karşılığı, numune cümle (olasıysa kendi cümleniz) ve varsa sözcüklerin diğer türevlerini makalenız.
-Farklı konularda suallere yanıt sunarak sesinizi kaydedin ve tekrardan dinleyin. Dinlerken yaptığınız sorunları not alıp gerek görülürse tekrardan sözlük çalışması yapın.
-Turistik bir yerde yaşıyorsanız ya da yabancılarla konuşma şansınız varsa kolay ifadelerle başlayıp onlarla etkileşim kurmaya çalışın.
- İmkanınız varsa sizi daha iyi yönlendirecek bir eksper öğretmenle çalışmanız size yukarıda belirti edilen hususlarda hayatınızı kolayleştirecek ve hedefinize varmanızda işinizi kolayleştirecektır.
Hepinize öğrenme dolu günler diliyorum.